DÜNYA

Gurbetçiye tuzak

Avrupa'da yaşayan Gurbetçileri Türkiye'de yaşayan eşi dostu akrabası dolandırdığı yetmiyormuş gibi yeni yeni dolandırıcılık yöntemleri çıkmaya başladı

Gurbetçiye tuzak

Almanya'nın Chemnitz şehrinde yaşayan Ahmet Dikici isimli Gurbetçi yeni bir gurbetçi dolandıcılığı vakasına denk geldi kış tatili için Almanya plakalı aracı ile Türkiye'ye gelen Aydın Denizli otobanında 120 km hızla giderken arkasından selektör yapan 41 VS 047 Plakalı Renault Fluence marka araç  120 ile giden Gurbetçinin yanına yaklaşarak kendisini Almanya'daki Mevlana Restorantından tanıdığını kenara çekte konuşalım demesi üzerine Gurbetçi üyemiz Mevlana isimli bir restoranta gitmemesi üzerine yoluna devam ederek tuzağa düşmüyor

OTOBANDA SELEKTÖRLE GURBETÇİLERİ DURDURMAK İSTİYORLAR

Dolandırıcıların yeni yöntemi ise kilo fiyatı 50 60 tl olan sahte balları organik diye 1500 2000 tl gibi uçuk fiyatlara satmak oldu yabancı plakalı araçları Gurbetçilerin yoğun olduğu şehirlerin otobanında gözüne kestiriyorlar seni tanıyorum kenarı çekelim diyerek çektiriyorlar ve sahte balları organik diye satıyorlar 

BAŞKA GURBETÇİLERİNDE DOLANDIRILMA HİKAYESİ VAR

otobanda bazı kişiler, Gurbetçi plakalı  araçları hedef alıyor otomobilleriyle seyir halindeyken selektör yaparak durdurup kendilerinin tanıdığı olduğunu sen Almanya'da Fransa'da şu restoranta gittinmi gibi kafa karıştırıcı şeyler söylüyorlar Oldukça etkili konuşan şahsı kırmak istemeyen sürücüler ister istemez parasını verip balı alarak yoluna devam ediyor.

Ankara'da bal satıcıları artık otobana kadar indi. Bu satıcıların durdurduğu sürücülerden biri olan Abdullah Eyles, Mezarlığa yakınlarına dua etmek için gider. Ziyaret sonrası Ankara çevre yoluna çıkıp bir iki dakika gittikten sonra Eyles’in aracına hareket halindeyden selektör yaparak 34 JH 5222 plakalı bir otomobil yanaşır. 

'ARAÇLARIMIZI YOLUN KENARINA ÇEKTİK'

Abdullah Eyles, ondan sonra yaşadıklarını şöyle anlattı: "Arabadaki sürücü bana elini sallıyor, gülümsüyor. Böyle, sanki tanıyormuşum gibi hareket yapıyor. Eşime dedim ki, 'Herhâlde bir arkadaşım beni fark etti, bizim arabamızı biliyor ve el sallıyor' dedim. Ondan sonra geçti ve ilerde dörtlülerini yaktı, durdu. Araçlarımızı yolun kenarına çektik. Orada iniyor, çok samimi bir şekilde gülümsüyor, geliyor elimizi sıkıyor. Daha sonra bana 'Abi nasılsınız, iyisiniz inşallah, yıllardır görüşmüyoruz, neredesiniz' gibi işte böyle şeyler söylüyor. Ben de hatırlamaya çalışıyorum ama 'hafızam biraz zayıf olduğu için bazen unutuyorum' diyor ya insan, ‘bunu bir yerden tanıyorum’ dersiniz. Çıkaramadım. İsmini de sordum, ismi de tanıdık gelmedi. Sonrasında bu devam etti ve bir yerin ismini söyledi. O yer benim arabayı servise götürdüğüm yer. Sonra aklıma geldi, o benim plakadan okumuş. Sizinle orada da görüştük diyor ama çıkaramadım. Adam konuşmaya devam etti, kendini anlatıyor."

'ÖYLE BİR KONUŞUYOR Kİ DEDİĞİ HER ŞEYE İNANIYORSUNUZ'

Satıcının tanışma faslından sonra yavaş yavaş arabanın arkasına doğru götürdüğünü belirten Eyles, "Ondan sonra yavaş yavaş aranın arkasına götürüyor ve ‘ben sana bir şey vereceğim’ diyor ve bir koli içinde bir bal çıkarıyor. Biraz şaşırıyorum, şimdi bir arkadaş bana bal verecekse bu halde vermez normalde. Yolun ortasında durdurup da ‘ben sana bal vereyim’ demez. Tadı da acayip geldi ama aklıma gelmedi, tabi o konuşmaya devam ediyor. Sonrasında süzme balı da çıkardı. Böyle plastik bir bidon içindeydi. ‘Bu süzme bal, bununla karıştırabilirsiniz’ diyor. Bunu da alıp bizim arabanın arkasına gidip, koliyle birlikte kendisi arabanın bagajının içine koyuyor. Koyduktan sonra bana dönüp, 'Ne kadar vereceksiniz bunun için’ diyor. Tabi ondan sonra daha çok şaşırdım. Hediye verecek sanıyordum ve şimdi ise bu hediye için para istiyor. Tabi öyle bir konuşuyor ki dediği her şeye inanıyorsunuz. Ondan sonra cüzdanı çıkardım. Cüzdanın içinde fazla para olmadığını gördüğünde, süzme balı geri aldı. 'Biz kilosunu 800 liraya alıyoruz, burada da 3,5 buçuk kilo var' diyor. 'Ne kadar vereceksin’ diyor. Ben de tabi şaşırdım. Böyle bir şey ilk defa başıma geliyor. Ondan sonra bir türlü şey yapamadım. Tabi 2500 lira verdim adama. Bizim arabada diğer bal kaldı, o süzme olanı geri aldı. Tabi bal ise. Parasını alıp arabasına döndü, biz de yolumuza devam ettik. Yolda kandırıldığımı düşündüm. Eşim de 'tanımadım bu adamı’ deyince iyice huylandım." şeklinde anlattı.

'ARTIK DOLANDIRILDIĞIMI FARK ETTİM'

Kandırıldığını düşünüp tekrar balı iade etmek için satıcının peşine düşen Eyles, "Artık dolandırıldığımı fark ettim. Arabamıza binip birkaç kilometre gittikten sonra kendisine yetiştik. Çok hızlı gidiyordu kendisi. Allah'tan yakaladık. Ben de selektör yaptım ve kenara çektim. 'Sen bu ürünü al ve paramı ver' dedim. Paramı geri aldım. Para sahte olabilir dedim, bankaya götürdüm sahte çıkmadı. Ucuz kurtuldum Allah’tan. Halkımızı onlara karşı uyarma görevini hissettim kendimde. Herkesin haberi olsun istedim. Umarım başka kimsenin başına gelmez." dedi.

Adamdan parasını geri alırken elinde çok parası olduğunu gördüğünü anlatan Eyles, "Yani çok parası olan biriydi ama bu işi niye yapıyor bilmiyorum. Olaydan sonra eşim polisi aradı ve durumu anlattı. Ondan sonra bilmiyoruz tabi sonunu." ifadelerini kullandı.

 

 

YöneticiYönetici